13 Kasım 2011 Pazar

Taraf Olmamak




Bilim adamı olmak zordur. Aslında insan olmak zordur, çünkü insan olmanın bazı kuralları vardır. Bunun yanında bilim adamı olunca insanın kendi sorumlulukları dışında insanlığa karşı sorumlulukları da oluşmaya başlar. Günümüzde bilim adamlarının taraflı mı yoksa tarafsız mı olması gerektiği konusunda ben açık bir şekilde tarafsız olmalılar diyebilsem de  ne yazık ki her toplumda, her kültürde bu durum değişebiliyor.
Bilim adamı olmak bir yaşam biçimidir.Kendine has bir yaşamsal disiplini olan, herkesten fazla toplumsal sorumluluk taşıyan kişidir.Bilim adamı olmak bir kültür ve ahlak olayıdır.Bilim insanı da toplum içerisinde yaşadığı için toplumla birlikte olması gereken durumlarda kendi iradesi dışında zorunlu bir takım ilişkiler çerçevesinde üretim sürecine girmek ve toplumun ortak kültürünü paylaşmak zorundadır. Toplumun oluşturduğu hukuk, sanat, felsefe, din ve ahlak değerleri gibi. Buradaki bilim insanının kendi toplumsal yaşayışı içerisinde bir ulusal veya toplumsal kültürü vardır, bunlardan ise dayandığı sınıfın kimliği ve kültürü ağır basmaktadır. Bu yönüyle bilim insanı bir kişilik ve kimlik taşımaktadır.
Bilim adamı her yönüyle tarafsız, bağımsız, ticari kaygıdan uzak olmalı ve evrensel kuralları uygulamalıdır.  Duygusal bakış açısını bir kenara koyarak baktığımızda, bu ölümcül aygıtları geliştiren insanların da aslında birer bilim adamı olduklarını görüyoruz. Bir bilim adamının kendi bildiklerini ve kendi görevini sadece kendi tarafından olan insanların yararına sunarsa bu çok yanlış olur. Herkes bir taraf tutmalıdır. Ama bir bilim adamı, tuttuğu tarafın etkisi altında kalmaksızın işini yapmalı ve bu yönde karar vermelidir. Taraf tutarken görevlerini yaparken herkese eşit davranmalı, görevine tuttuğu tarafı yansıtmamalıdır. O zaman işini tam anlamıyla doğru yapmış olur.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder